Psikanalitik Psikoterapi Nedir?

Yayın Tarihi: 29.04.2025 • Yazar: Kl. Psk. Özge Erkonan

Kategoriler:

  • Psikoterapi
Psikanalitik Psikoterapi Nedir?

Herkes anne karnına düştüğünden itibaren başına gelenleri, yaşadığı olayları, hislerini ve ilişki biçimlerini zihninin ve ruhunun derinliklerine kaydeder. Bazen farkında olmadan bu eski deneyimler; bugünkü ruh hâlini ve davranışları etkileyerek tekrar eden işlevsiz davranış ya da ilişkisel döngülere girilmesine sebep olur ve yaşamı zorlaştıran yakınmalara/semptomlara dönüşür. Bu semptomların acı verici yüklerini hafifletmek ancak bunların anlamlandırılmasıyla mümkündür. İşte bu noktada psikanalitik psikoterapi, bireyin bilinçdışı süreçlerinin, içsel çatışmalarının ve geçmiş deneyimlerinin mevcut duygu, düşünce ve davranışları üzerindeki etkisini anlamaya yönelik bir terapötik yaklaşım sunar. Bu terapi biçimi, bireyin çocukluk deneyimlerinden gelen bilinçdışı temsillerin, terapist-danışan ilişkisi içinde nasıl yeniden sahnelendiğini keşfetmesine olanak tanır. Bu da ancak güvenilir, sabit ve çerçevesi net çizilmiş bir terapi ilişkisi içinde, hep aynı gün ve saatte bir araya gelinen, sadece duyan değil dinleyen, söze dökülen kadar dökülmeyene de dikkat kesilen, kısacası danışan için empatik bir kabulle orada olan bir terapistle mümkün olur.

Bu terapi, kişinin kendini daha iyi tanımasını, geçmişte yaşadığı olayların bugünü nasıl etkilediğini fark etmesini ve günceldeki zorlanmalarının yaşam öyküsü içinde nasıl bir anlamı olduğunu keşfederek yaşadığı acıyı hafifletmeyi ve değişim için köklü adımlar atmasını amaçlar. Bunun için psikanalitik psikoterapi tekniklerinden yararlanarak; kişinin bilinçdışına itilmiş arzuları, savunma mekanizmaları ve içsel çatışmaları açığa çıkarılmaya çalışılır. Kısacası terapist, kişinin söze dökebildikleri ve bazen dökemedikleri üzerinden onun bilinçdışında neler olup bittiğini anlamaya çalışır. Bunu yaparken, kişinin aklına gelen her şeyi özgürce söylemesini ister, rüyaları üzerine düşünülebilir ya da terapist-danışan ilişkisi içinde hissedilenler konuşulur. Bunları yaparken yalnızca semptomların ortadan kaldırılması hedeflenmez; daha derin içsel dönüşümler yaratmak amaçlanır. Bu süreçte, danışanın içsel dünyasını anlamlandırması, bastırılmış duygularına temas etmesi ve içselleştirilmiş ilişki biçimlerini dönüştürerek daha bütünlüklü bir benlik geliştirmesi sağlanır. Psikanalitik terapi, zaman içinde bireyin kendilik algısını derinleştirerek, bilinçdışı tekrar eden döngülerden özgürleşmesine ve daha içsel bir uyum geliştirmesine yardımcı olur. Bu bağlamda, terapi odası yalnızca semptomların hafifletildiği bir alan değil, bireyin iç dünyasının katman katman çözümlendiği, anlamlandırıldığı ve dönüştüğü bir sahne hâline gelir.

Kısacası, psikanalitik terapi, insanın kendi zihninin ve ruhunun derinliklerine inmesini, farkında olmadan taşıdığı yükleri keşfetmesini ve kendini daha iyi anlamasını sağlayan bir süreçtir. Bu sayede kişi, geçmişin etkisinden kurtulup daha özgür ve dengeli bir hayat sürebilir. 31.03.2025-TİFLİS